ℓiѕєℓiℓєяiη вυℓυşмα ησктαѕι
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


       ℓiѕєℓiℓєяiη вυℓυşмα ησктαѕιHoşgeldiniz :
En son ziyaretiniz : Perş. Ocak 01, 1970
Mesaj Sayınız : 0

 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Kapadokya

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
4EvadueS
Admin
Admin
4EvadueS


<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 136 <b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 04/04/10 <b>Yaş</b> Yaş : 30 <b>Nerden</b> Nerden : Kocaeli
Kişi sayfası
Başarı Puanı:
Kapadokya Imgleft40/50Kapadokya Emptybarbleue  (40/50)
Seviye:
Kapadokya Imgleft45/50Kapadokya Emptybarbleue  (45/50)
Güçlülük:
Kapadokya Imgleft0/0Kapadokya Emptybarbleue  (0/0)

Kapadokya Empty
MesajKonu: Kapadokya   Kapadokya Icon_minitimeÇarş. Nis. 07, 2010 8:09 pm

Kapadokya, (Pers dilinde Katpatuk; “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelir).
Bölge 60 milyon yıl önce; Erciyes, Hasandağı ve Güllüdağ’ın püskürttüğü
lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca
yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkmıştır.

İnsan yerleşimi Paleolitik döneme kadar uzanmaktadır. Hititler'in
yaşadığı topraklar daha sonraki dönemlerde Hrıstiyanlığın en önemli
merkezlerinden biri olmuştur. Kayalara oyulan evler ve kiliseler bölgeyi
putperestlerin zulmünden kaçan Hıristiyanlar için devasa bir sığınak
haline getirmiştir.
Kapadokya'daki taş formasyonlarının Türkçe'de niçin "Peri bacaları" diye
adlandırılmış olduklarını gösteren bir manzara.

Kapadokya bölgesi, doğa ve tarihin bütünleştiği bir yerdir. Coğrafi
olaylar Peribacaları'nı oluştururken, tarihi süreçte, insanlar da bu
peribacalarının içlerine ev, kilise oymuş, bunları fresklerle
süsleyerek, binlerce yıllık medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır.
İnsan yerleşimlerinin Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya'nın
yazılı tarihi Hititlerle başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini
barındıran ve ülkeler arasında ticari ve sosyal bir köprü kuran
Kapadokya, İpek Yolu'nun da önemli kavşaklarından biridir.

M.Ö. XII. yüzyılda Hitit İmparatorluğu'nun çöküşüyle bölgede karanlık
bir dönem başlar. Bu dönemde Asur ve Frigya etkileri taşıyan geç Hitit
Kralları bölgeye egemen olur. Bu Krallıklar M.Ö. VI. yüzyıldaki Pers
işgaline kadar sürer. Bugün kullanılan Kapadokya adı, Pers dilinde
"Güzel Atlar Ülkesi" anlamına geliyor. M.Ö. 332 yılında Büyük İskender
Persleri yenilgiye uğratır, ama Kapadokya'da büyük bir dirençle
karşılaşır. Bu dönemde Kapadokya Krallığı kurulur. M.Ö. III. yy.
sonlarına doğru Romalıların gücü bölgede hissedilmeye başlar. M.Ö. I. yy
ortalarında Kapadokya Kralları, Romalı generallerin gücüyle atanmakta
ve tahttan indirilmektedir. M.S. 17 yılında son Kapadokya kralı ölünce
bölge Roma'nın bir eyaleti olur.
Kapadokya'dan bir görünüm
(Uçhisar kalesi, Türkiye)

MS III. yy'da Kapadokya'ya Hıristiyanlar gelir ve bölge onlar için bir
eğitim ve düşünce merkezi olur. 303-308 yılları arasında Hıristiyanlara
uygulanan baskılar iyice artar. Fakat Kapadokya baskılardan korunmak ve
Hıristiyan öğretiyi yaymak için ideal bir yerdir. Derin vadiler ve
volkanik yumuşak kayalardan oydukları sığınaklar Romalı askerlere karşı
güvenli bir alan oluşturur.

IV. yy, daha sonra "Kapadokya'nın Babaları" olarak adlandırılan
insanların, dönemi olur. Fakat bölgenin önemi, III. Leon'un ikonları
yasaklamasıyla doruk noktasına ulaşır. Bu durum karşısında, ikon yanlısı
bazı kişiler bölgeye sığınmaya başlar. İkonoklasm hareketi yüz yıldan
fazla sürer (726-843). Bu dönemde birkaç Kapadokya kilisesi İkonoklasm
etkisinde kaldıysa da, ikondan yana olanlar burada rahatlıkla
ibadetlerini sürdürdüler. Kapadokya manastırları bu devirde oldukça
gelişir.

Yine bu dönemlerde, Anadolu'nun Ermenistan'dan Kapadokya'ya kadar olan
Hıristiyan bölgelerine Arap akınları başlar. Bu akınlardan kaçarak
bölgeye gelen insanlar bölgedeki kiliselerin tarzlarının değişmesine
sebep olur. XI. ve XII. yüzyıllarda Kapadokya Selçukluların eline geçer.
Bu ve bunu takip eden Osmanlı zamanlarında bölge sorunsuz bir dönem
geçirir. Bölgedeki son Hıristiyanlar 1924-26 yıllarında yapılan
mübadeleyle, arkalarında güzel mimari örnekler bırakarak Kapadokya'yı
terkettiler.

Jeolojik oluşumu

60 milyon yıl önce 3. Jeolojik devirde Toroslar yükseldi. Kuzeydeki
Anadolu Platosu'nun sıkışmasıyla yanardağlar faaliyete geçti. Erciyes,
Hasandağı ve ikisinin arasında kalan Göllüdağ, bölgeye lavlar püskürttü.
Platoda biriken küller yumuşak bir tüf tabakası oluşturdu. Tüf
tabakasının üzeri yer yer sert bazalttan oluşan ince bir lav tabakasıyla
örtüldü. Bazalt çatlayıp parçalara ayrıldı. Yağmurlar çatlaklardan
sızıp yumuşak tüfü aşındırmaya başladı. Isınan ve soğuyan hava ile
rüzgârlar da oluşuma katıldı. Böylece sert bazalt kayasından şapkaları
bulunan koniler oluştu. Bu değişik ve ilginç biçimli kayalara halk bir
ad yakıştırdı: "Peri bacası".

Bazalt örtüsü olmayan tüf tabakları ise erozyonla vadilere dönüştü.
İlginç şekilli oluştu. Daha sonraları insan eli, emeği ve duygusu işe
koyuldu. Dokuz-on bin yıl öncesine ait yerleşimlerden ilk
Hıristiyanların kayalara oydukları kiliselere, büyük ve güvenli yer altı
kentlerine kadar uzun bir dönemde büyük bir uygarlık yaratıldı.

Bölge günümüzde turizm açısından büyük bir öneme sahiptir. Avanos,
Ürgüp, Göreme, Akvadi, Uçhisar ve Ortahisar Kaleleri, El Nazar Kilisesi,
Aynalı Kilise, Güvercinlik Vadisi, Derinkuyu, Kaymaklı, Özkonak Yeraltı
Şehirleri, Ihlara Vadisi, Selime Köyü, Çavuşin, Güllüdere Vadisi,
Paşabağ- Zelve belli başlı görülmesi gereken yerlerdir.Kayalara oyulmuş
geleneksel Kapadokya evleri ve güvercinlikler yörenin özgünlüğünü dile
getirirler. Bu evler ondokuzuncu yüzyılda yamaçlara ya kayaların ya da
kesme taştan inşa edilmişlerdir. Bölgenin tek mimarı malzemesi olan taş
yörenin volkanik yapısından dolayı ocaktan çıktıktan sonra yumuşak
olduğundan çok rahat işlenebilmekte ancak hava ile temas ettikten sonra
sertleşerek çok dayanaklı bir yapı malzemesine dönüşmektedir. Kullanılan
malzemenin bol olması ve kolay işlenebilmesinden dolayı yöreye has olan
taş işçiliği gelişerek mimari bir gelenek halini almıştır. Gerek avlu
gerekse ev kapılarının malzemesi ahşaptır. Kemerli olarak yapılmış
kapıların üst kısmı stilize sarmaşık veya rozet motifleriyle
süslenmiştir. Yöredeki güvercinlikler 19. yüzyılın sonları, 18. yüzyılda
yapılmış küçük yapılardır. İslam resim sanatını göstermek açısından
önemli olan güvercinliklerin bir kısmı manastır veya kilise olarak inşa
edilmişlerdir. Güvercinliklerin yüzeyi yöresel sanatçılar tarafından
zengin bezemeler, kitabeler ile süslenmişlerdir. Bölge şarapçılık ve
üzüm yetiştiriciliği ile de ünlüdür. Kapadokya'yı eskiden ev olarak
kullanıyorlardı.Bu yüzden şimdi kalıntılar çıkartılıyor. Bunlar tarihi
eser olarak koruma altına alınıyor.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://lisegenclik.forum.st
 
Kapadokya
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ℓiѕєℓiℓєяiη вυℓυşмα ησктαѕι :: TüRKiYE :: İç Anadolu Bölgesi-
Buraya geçin: